Deride yani epidermis üzerinde oluşan yoğun keratinleşme yani kalınlaşma olan nasır, ayaklarda en çok karşılaşılan sorunlar arasındır. Hem acı veren hem de estetik olarak görüntü bozukluğu oluşturan nasır problemlerine son vermek, doğru ve düzenli ayak bakımı ile mümkündür.
|
4 ziyaretten sonra bir hastamızın ayağındaki iyileşme açıkça görülebilir hale gelmektedir.
|
Nasır oluşmuş bölgede kişinin canını yakan şey, yüzeydeki kalınlaşma değil, bu kalınlaşmanın aşağıdaki sinir ve dokulara yaptığı ciddi baskıdır. Genellikle tabanların derinliklerine doğru “V” şeklinde olan nasırlar ,yoğun baskı alan bölgelerde vücudun kendi savunma mekanizmasının sonucunda oluşurlar. Baskı başlayıp devam ettiğinde vücut otomatik olarak daha az önce bahsi geçen ve derinlerde olan kan damar ağı, sinirler ve yeni doku üreten alt deri katmanlarını muhafaza etmek amacı ile yüzeyini kalınlaştırmaya başlar. Buradaki deri kalınlaşmasının ,ayakkabı vb. herhangi başka bir baskıya maruz kalarak oluşan ekstra basınçla zaman içinde yoğunlaşması sonucu, alt dokular etkilenir ve dolayısıyla ciddi bir ağrı ve yangı oluşturur.
Nasırlar genellikle; parmak üstleri, parmak araları, ayak tabanı, topuk altı ya da ve topuk arkasında oluşurlar. Genetik olarak ayak tabanı yüksek olan kişilerde nasır oluşma riski çok daha fazladır.
İlk ziyaretinde bir hastamız.
Sağ topuk alınmış ,sol topuğa henüz başlanmamış.
Basış bozuklukları ve kemik deformasyonu yaşayan ( ileri yaş veya yoğun spor faaliyetleri yapanlar gibi ) kişilerde de zaman içinde parmak deformasyonu ve dolayısıyla nasır problemi görülebilir. Günlük hayatının büyük bir kısmını ayakta geçiren kişilerde de nasır problemi görülür. Ayağı yoran ve sıkan ayakkabılar nasır oluşumunu tetikler. Bazı spor aktiviteleri sırasında ayakların aldığı darbeler nasırlanma riskini çok arttırır. Nasırlar nadiren de olsa tırnak altları ve kenarlarında da oluşmaktadır fakat biz bu tip nasırları standart medikal ayak bakımı esnasında kolaylıkla temizlemekteyiz.
Nasır oluşumunun önlenmesinde en önemli etken baskının ortadan kaldırılmasıdır. Basış bozukluklarında, vücut ağırlığının ayak tabanına eşit yayılmasını sağlamak için destek olarak, devamlı şekilde ayakkabı ve terlik kullanmak nasır oluşumunu en aza indirger.
Zaten var olan nasırların yok edilmesi ve tekrar oluşumunun engellenmesinde dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta ise; nasırın, tek seferde tamamen ortadan kaldırılamayacağı gerçeğidir. En doğru tedavi, uygun aralıklarla yapılacak temizleme işlemleri sayesinde olur. Topuk çatlaklarının oluşmasında pomza veya törpünün yoğun kullanımı ,yeniden nasıl oluşumunu tetikleyebilmektedir. Bunların yanı sıra piyasada bolca satılan ve rağbet gören nasır bantlarının pek başarılı olmaması da tek seferde tedavi etme beklentisinden kaynaklanmaktadır.
Ayaklarda bulunan nasırın sıfır noktasına kadar tek seferde alınması, o bölgede tekrar ve daha fazla deri kalınlaşmasını beraberinde getirir. Bu uygulamaya tepki veren metabolizmamız , çok kısa süre içinde tabanlara aşırı yağ yükleyip bir kez daha yoğun nasır üretmeye başlayacaktır. Çünkü vücut, daima savunmasını daha fazla arttırma eğilimindedir. Bu yüzden nasırlı bölge, doğru aralıklarla ve yavaş yavaş temizlenmelidir. Ayrıca nasır bantları asit içerdikleri için şeker hastalarında-diyabetlerde kesinlikle kullanılmamalıdır. Bu durumda oluşabilecek yaralanmalar hayati riskler oluşturacaktır.
Nasır oluşumunun engellenmesindeki en önemli ve son işlem ise günlük kullanılması gereken doğru nemlendiricileridir. Uygun oranda üre içeren nemlendirici kremler ve baskı azaltıcı “gerçek silikondan üretilmiş ortez ürünleri” nasır oluşumunu engeller.
Merkezimiz ,nasır tedavisinde özel freze cihazı yardımıyla ve tamamen steril malzemelerle gerekli hizmeti vermektedir.
Merkezimizde nasır bakımı ,yoğunluğuna göre fiyatlandırılır. Dolayısıyla ,konuyla alakalı telefonda fiyat verebilmemiz mümkün değildir. Ücretsiz muayene hizmetimizden yararlanabilir ve çayınızı yudumlarken ayaklarınızın durumuyla alakalı detaylı bilgi alabilirsiniz.
Saygılarımızla,
PodyArt
|